Cevat Kurtuluş, 12 screen video installation, 2019, digital video transferred from 8mm films, 10'
Scrutinizing how film operates through what is rendered tacit and explicit, “Cevat Kurtuluş” is a visual research project that emanates from the 8mm film records of theatre and cinema actor Cevat Kurtuluş. The work attempts to shed light on the Yeşilçam Cinema era's previously Off-screen space, imaginary-space, labor-space obscured by the camera.
This filmic composition consists of twelve experimental films shown on twelve screens. This body of work sources films that belong to the Kurtuluş Family which are now part of “8mm Family Films Archive of Turkey”, which suddenly appeared in the early 2000s in flea markets and junkyards. Later to be recovered and collected by Ege Berensel for about fifteen years. This collection has amassed to approximately ten thousand films today.
Cevat Kurtuluş’s 8mm home movies comprise documentations of his vacations, trips, celebrations, domestic life, his love for cats and animals, daily life, İstanbul streets, the extras waiting for an acting job on Yeşilçam Street, the celebration of a football championship, dozens of Yeşilçam’s behind-the-scenes images, rehearsals, reshoots and the scenes that are unsteadily precessed with an 8mm camera, a public speech of Behice Boran on a meeting of the Workers’ Party of Turkey (TİP), records of his mimicry exercises in front of the 8mm camera alongside a short film which was completely produced and montaged by himself with a cast of fellow Yeşilçam extras.
His passion for 8mm films takes us to a particular moment when he had to use his 8mm camera to camouflage his face. “Believe me, I don’t want to walk on the streets. I feel harassed. They would call me anything such as ‘Look at the fool, Cevat the retard!’ They swear, insults, spit and run away… I guess, no one paid the price for fame as much as I did. This is the reason that I started to take shelter behind this 8mm camera. It was covering my face as well as directing the gaze. Therefore I became inseparable from my 8mm camera,” he reminisced in an interview. His love for the 8mm film format brings forward his collection of 8mm burlesque films from the silent film era that he collected to improve his acting skills. He also shot and montaged this extensive 8mm film archive by himself.
Finding these films in 2008 at a ragmen's storage — they were discarded after Cevat Kurtuluş's wife Meral Kurtuluş, who was also an actress, passed away in 2008 — led Ege Berensel to discover the rest of the films that were given to a friend of Cevat after his passing and which finally reached Kurtuluş’s actor and filmmaker friends. Through this research, Berensel traces the story and passion of his 8mm filmmaking.
His passion for 8mm films takes us to a particular moment when he had to use his 8mm camera to camouflage his face. “Believe me, I don’t want to walk on the streets. I feel harassed. They would call me anything such as ‘Look at the fool, Cevat the retard!’ They swear, insults, spit and run away… I guess, no one paid the price for fame as much as I did. This is the reason that I started to take shelter behind this 8mm camera. It was covering my face as well as directing the gaze. Therefore I became inseparable from my 8mm camera,” he reminisced in an interview. His love for the 8mm film format brings forward his collection of 8mm burlesque films from the silent film era that he collected to improve his acting skills. He also shot and montaged this extensive 8mm film archive by himself.
Finding these films in 2008 at a ragmen's storage — they were discarded after Cevat Kurtuluş's wife Meral Kurtuluş, who was also an actress, passed away in 2008 — led Ege Berensel to discover the rest of the films that were given to a friend of Cevat after his passing and which finally reached Kurtuluş’s actor and filmmaker friends. Through this research, Berensel traces the story and passion of his 8mm filmmaking.
Cevat Kurtuluş, 12 ekranlı video enstalation, 2019, 8mm filmden transfer edilmiş dijital video, 10'
Tiyatro ve sinema oyuncusu Cevat Kurtuluş’un (1922-1992) 8mm film evrakından yola çıkarak filmin gösterdikleri kadar göstermedikleriyle de nasıl işlediğine dair görsel bir araştırma olan “Cevat Kurtuluş” Yeşilçam sinemasının bugüne kadar hiç görülmemiş, kameranın gizlediği imgesel uzamını, alan-dışını ve emek mekanını inceliyor.
On iki ekranlı on iki deneysel filmden oluşan bu film düzenlemeye, Ege Berensel’in yaklaşık on beş senedir çöp pazarlarından, eskicilerden, hurdacılardan topladığı, 2000’li yılların başında aniden çöplerde beliriveren ve bugün on bine kadar filme ulaşan “8 mm Türkiye Aile Filmleri Arşivi” içindeki Kurtuluş ailesine ait 8mm film varlığı kaynaklık ediyor.
Cevat Kurtuluş’un 8mm ev filmleri, bizatihi çektiği tatiller, geziler, bayramlar, ev hayatı, kedilere ve hayvanlara olan sevgisi, gündelik hayat sahneleri, İstanbul sokakları, Yeşilçam Sokağında iş bekleyen figüranlar, bir futbol takımının şampiyonluk kutlaması, onlarca Yeşilçam filminin kamera arkası, provaları, tekrar çekimleri, bu filmlerin sarsak devinen bir 8mm kamerayla yeniden çekilen görüntüleri, Behice Boran’ın konuşma yaptığı bir Türkiye İşçi Partisi mitingi, kendi oyunculuğunu ve mimiklerini geliştirmek için 8mm kamerasıyla yaptığı kayıtlar ve baştan sona kendi ürettiği, montajladığı, figüran arkadaşlarını oynattığı bir kısa filmden oluşuyor.
Cevat Kurtuluş’un 8mm filmlere olan tutkusu yanından ayırmadığı 8mm film kamerasıyla yüzünü örttüğü, kamufle ettiği bir ana götürüyor bizi; “İnanın yolda yürümek istemiyorum. Rahatsız oluyorum. Neler demiyorlar ki! ‘Aaa aptala bakın, geri zekâlı Cevat’ gibi sözler. Küfür edenler, hakaret edenler, tükürüp kaçanlar... Öyle sanıyorum ki, şöhretin bedelini benim kadar çeken yoktur. O yüzden bu 8mm kameranın arkasına sığınır oldum. Kameram hem yüzümü örtüyordu hem bakışları yönlendiriyordu. O yüzden 8mm kameramdan ayrılamaz oldum...” diyecekti bir söyleşisinde. Bu 8mm film sevgisi, kendi oyunculuğunu geliştirmek için sessiz sinema dönemine ait biriktirdiği 8mm bürlesk filmlere, kendi çekip montajladığı bu büyük 8mm film varlığını ortaya çıkarıyor.
2008 yılında Cevat Kurtuluş’un kendisi de oyuncu olan eşi Meral Kurtuluş’un vefatıyla çöpe düşmüş bu filmleri bir eskici deposunda bulan ve ölümünden sonra eşi tarafından Kurtuluş’un yönetmen bir arkadaşına verilen filmleri keşfeden Ege Berensel, Kurtuluş’un oyuncu ve sinemacı arkadaşlarına ulaşarak sürdürdüğü araştırma ile bu 8mm ile yapılan filmleştirme hikayesinin ve tutkusunun izini sürüyor.